İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun dün yaptığı açıklamada verdiği değişim iletisi dikkat çekmişti: İmamoğlu, “Kurul değiştirerek değişim olmaz” tabirlerini kullandı.
Cumhuriyet Gazetesi, İmamoğlu’nun açıklamalarını manşetine taşıdı.
Haberde şu sözlere yer verildi:
“Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı Yardımcısı adayı olarak seçim sürecinde alanda olan İmamoğlu “değişim” bildirisini yineledi. İmamoğlu “Mesele makam değil” dedi ve şunları söyledi:
- Önemli bir seçim süreci yaşadık. Sonraki etap mutlak bir özeleştiri, muhasebe gerektirir
- 9 yılda 3 seçim kaybettik. Birebir şeyleri yapıp yol yürüme gafletine kapılamayız.
- Topyekun değişim demiştim. Tıpkı yerdeyim. Bu yalnızca şura, heyet değişimiyle olmaz.
- Değişimi toplum tarifliyor. Kulağını buna tıkayarak yol yürümek olmaz.
- Düşüncelerimi Kılıçdaroğlu ile paylaştım. İdeallerim uğruna misyondan asla çekinmem”
KILIÇDAROĞLU’NA “İSTİFA” ÇAĞRILARI
Usta gazeteciler Uğur Dündar ve Yılmaz Özdil başta olmak üzere pek çok isim, CHP önderinin vazifesi bırakması gerektiği konusunda açıklamalar yapıyor. Detaylar içintıklayınız
ENGİN ALTAY: ÇEKİLMEYİ BİLMEK LAZIM
Gazeteci İsmail Saymaz, Sözcü Gazetesi’ndeki köşesinde CHP eski Küme Başkanvekili Engin Altay’ın bahis hakkındaki niyetlerini aktardı. Yazının ilgili kısmı şöyle:
Neyse ki CHP’de, eski Küme Başkanvekili Engin Altay üzere ‘siyasi mumya’ olmayı reddedenler var.
Altay her ne kadar 21 yıldır TBMM’de olsa da 28 Mayıs seçimlerinin akabinde küme başkanvekili olmayı kabul etmedi.
Altay’a sebebini sordum.
“Çekilmesini bilmek lazım” diye karşılık verdi.
“Bu seçim muvaffakiyet diyenin aklına şaşarım” dedi.
Ve ekledi:
“CHP’nin iç muhasebe yapması lazım. Fakat gerçek manada ve zirveden tırnağa!”
‘Bu seçime muvaffakiyet diyenin aklından kuşku ederim’
CHP İstanbul Milletvekili Engin Altay, Kılıçdaroğlu’nun aday olduğunu birinci ilan eden isimdi.
Geçen yıl 21 Mayıs’ta partisinin İstanbul mitinginde, “Eskiden ‘Gönlümüzün adayı’ deniyordu.‘ Gönlümüzün’ kısmı kalktı. Artık CHP’nin adayı Kılıçdaroğlu diye bir algı oturdu” demişti.
Engin’in dediği üzere oldu.
Kılıçdaroğlu aday oldu ve kaybetti.
Engin ile CHP’deki gelişmeleri konuştuk.
Neden vazife almadınız?
Ben 10 yıl küme başkanvekilliği yaptım. Partim seçim kaybetti. Kazansak TBMM Başkanı olacaktım. Öyle bir hevesim vardı. Bu tablodan sonra, “Hem küme başkanvekili hem meclis başkanvekili ol” dedi arkadaşlar, kabul etmedim.
Neden?
Çekilmeyi bilmek lazım. Çekilmek lazım. Örgütü rahatlatmak lazım. Ancak “Yeni yüzler gelsin” derken, yeni MYK üzere olmaması lazım tabi.
“Çekilmek lazım” cümlesini seçim sonuçlarıyla kontaklı söylüyorsunuz değil mi?
Tabi yani. Partiyi temsil ettik. Parti için mücadele verdik. Parti adına laf söyledik. Seçimi kaybettiysek benim üzere arkadaşların bir kenarda durmasını bilmesi lazım diye düşünürüm.
Bu görüşünüzü partide de söylediniz mi?
Genel liderin yanında söyledim. “Çekilmeyi bilmek lazım”ı kendisine de söyledim. Kendisi için “Sen çekil” diye söylemedim ancak “Ben 10 yıl yaptım. Çekilmeyi bilmek lazım” dedim. Ayrıyeten meclis kümesinde da söyledim.
Sizin dışınızda çekilen…
Benim dışımda kendi isteğiyle çekilen kimse yok.
Neden?
Bilemem.
Çekilmesi gerekenler yok muydu?
Vardı tabi. Esasen MYK üyelerinin tamamı istifasını verdi genel lidere. Çekilmemesi lazım gelen bir kişi vardı, Ali Öztunç. O da tasfiye edildi.
Çekilme sözünüz Kılıçdaroğlu için de geçerli mi?
Şimdi o gün değil. Kemal Bey’in tasarruflarını tümüyle görmemiz lazım.
Seçim sonucuna muvaffakiyet demek mümkün mü?
Değil. Bu seçime “başarı” diyenin aklından kuşku ederim.
CHP nasıl bir ders çıkarmalı?
CHP önemli bir iç muhasebe yapmalı. Ancak gerçek manada iç muhasebe, doruktan tırnağa muhasebe.
MYK’daki değişiklik kâfi mi?
Yeterli değil, nasıl kâfi olsun.
Kurultay lokal seçimden evvel mi yapılmalı, sonra mı?
Kesinlikle seçimden evvel yapılmalı. Genel lidere söyledim. Kurultay lokal seçimden evvel yapılmazsa bir fecaattir.
Katıldığım son MYK’da söyledim. “Kurultayı lokal seçimlerden evvel yapmalısınız” dedim.
Kurultay seçimden sonraya bırakılırsa ne olur?
Doğru olmaz. Parti mahallî seçimde aradığı heyecanı bulamaz. Genel liderimizle devam edebiliriz. Buna karar verecek olan kurultaydır. Ama bunun parti idaresi var, parti meclisi var, MYK’sı var. Bu MYK ile biz mahallî seçimlere mi gideceğiz, gözünü seveyim!